Hoş geldin Eylül, şükür bu yaz da ölmedim anne.
Akşam, benim cemrem düştü bana, ilk defa üşüdüm şükür bu yazı da çıkardım anne….
Ne çıkar gidenler olduysa mezarlıklar da gitmez ya .
Hem Orhan Pamuk’un dediği gibi;
‘’ Hayat ne kadar kötü olabilir ki eninde sonunda boğazda
bir yürüyüşe çıkar insan’’
Bir de sonbahar gelmişse,
Bir de Aşiyan
mezarlığına da uğramışsan,
Ve hiç gitmeyenlerle sohbete dalmışsan,
Küstüğün şaire bile
bir demet çiçek bırakmışsan.
Hayat ne kadar kötü olabilir ki içine sonbaharın huzuru
işlemeye başlamışsa.
Yaşamak yeniden yeşillenmek
için sırada Ekim yağmurları var, sırılsıklam ıslatan Ekim yağmurları ve
Kasım ayı ile beraber Gülhane parkında
sonbahar yaprakları arasında yürüyüş günleri…
‘’ Hayat ne kadar kötü olabilir ki eğer sonbahar gelmişse ve
üşürken içine içine büzülüp gülümsüyorsan’’
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder