3 Ekim 2011 Pazartesi

DOKUNSALAR AĞLAYACAKSIN AMA HİÇ DOKUNMUYORLAR


On yıl önceydi, büyük oğlumun üçüncü yaş gününü kutluyorduk. Ev çok kalabalıktı bir gürültüdür gidiyordu, oğlum huysuzlanmış ben yorulmuştum bu da yetmemiş gibi o kadar emek verdiğim bahçeye yağmur yağmaya başlamıştı, her şeyi aceleyle içeriye taşıyordum. Bunca telaşıma rağmen yine gözümden kaçmamıştı , ne de olsa hayatı ‘’şair telaşında’’ yaşayanlardanım.

(Hayatı şair telaşında yaşamak nedir diye sorarsanız budur işte;

Amcalardan dayılardan babalardan oluşan bir grup küçük yuvarlak masanın etrafına toplanmış konuşuyorlardı. Kaybettikleri akrabalarından akranlarından, memlekette daha kimlerin öldüğünden ve artık arkadaşlarının pek kalmadığından yalnızlıklarından.

Sonra arada bir susup gözleri dalıyordu hepsinin. Birbirlerinin yüzlerine bakamadan ‘’Acaba sıra hangimizde?’’ mi diye düşünüyorlardı ?

İçim burulmuştu alelacele yanlarından gelip geçerken gözlerim onlara takılıyordu. Arada bir çöken hüzünlerine tanık oluyordum. Nasıl bir şeydi yaşlanmak ve yakınlarının ölümüne tanık olmak?

Yalnızlık aslında insanın akranlarını kaybetmesidir. Seni anlamayan insanlardan oluşan kalabalıklar sadece yalnızlıklarını hatırlatır insana.

Geçenlerde facebookta bu güzel şarkıya rastladım. Hem şarkının sözleri müziği kadar klibi de çok etkileyiciydi. Oyuncu o duyguyu çok güzel vermişti. Yok yok vermemişti bence yaşamıştı.
O gün o masada babalar amcalar dayılar ölümü konuştular. İki yıl sonra babam eksildi o masadan ….

Sonra bir daha biri daha……..


Anason kokarken sofralar
Yaşlandırıyor seni aynalar
Her geçen gün birer birer
Masadan eksiliyor dostlar